Selamlar!
Hepinize mutlu ve güzel bir yıl diliyorum! Söz verdiğim gibi buralarda olamadım ama eksik kalmamak için geri geldim. :)
2022, diğer yıllara göre sanki daha da bir hızlı geçerek bitti. Koşturmalar, kısıtlanan hayatımızın daha çok normal dönmesiyle beraber sosyalleşme ihtiyacımızı karşılamak için daha çok efor sarf ettik gibi bir izlenim doğurdu bende. Umarım 2023 beklediğimizin en iyi düzeyinde karşılar bizi.
2022 yılında okuduğum kitap sayısı çok değildi ancak benim için yine de yeterli sayılabilir. Okurken en çok etkilendiğim kitap; Simyacı oldu. Bence her kitabın kendine göre bir okunma zamanı var ve o zaman gelmeden okuyucusuna gelmiyor. Bu kitabı çok duydum üzerine çok yorum yapan arkadaşlarım oldu ama bir türlü okuyamamıştım. İndirimden yakalamışken okumak istedim ve elimden bırakmak istemedim! Müthiş bir kitaptı…
Kahramanımız Endülüslü bir çoban olan Santiago, Mısır piramitlerine hazinesini aramaya çıkıyor ve bu yolculukta karşılaştığı kişiler, yaşam öyküleri ve aldığı nasihatler ile yoluna devam ediyor. Okurken inanılmaz keyif aldım. Kitabın yazarı olan Pauolo COELHO Simyacıyı yazarken Mevlana’nın Mesnevisi’nden esinlendiğini belirtmiş.
Santiago, kişisel menkıbesini gerçekleştirmek istediği yolda, üzüntü, şaşkınlık, sevgi ve öğrenmekle geçecek olan uzun ve kendisi ve etrafındakiler için öğretici bir serüven yaşıyor. Herkesin başarmak istediği, hayal olarak aklında az da olsa kalan ve gerçekleştirmeden ölmek istemediği bir durum vardır. İşte bunu yapabilmek adına aslında ne kadar istediğimiz ve istediğimiz şey için ne kadar çabaladığımız da önemli aslında. Yapabileceklerimizin bizim isteklerimiz doğrultusunda şekilleneceği ve yaşayacaklarımızın aslında tamamen bize bağlı olduğunu da parça parça anlatıyor. Umarım hepimiz bir gün –bu hayattaki zamanımız dolmadan- kişisel menkıbelerimizi gerçekleştirerek göç edebiliriz.
Simyacı, benim için 2022 yılının kitabı oldu. :)
Ve; her kitabın okunmak için kendine ait bir okuma zamanı olduğunu, hiçbir zaman vaktin geç olmadığını hatırlatarak yazımı birkaç alıntından sonra bitirmek isterim.
“Tek gerçek şudur ki, var olan bu Dünya, bundan daha mükemmel bir Dünya’nın var olduğunun güvencesidir. Tanrı bu Dünyayı, insanlar ve görülen nesneler aracılığıyla manevi öğretileri ile bilgisinin mucizelerini anlayabilsinler diye yarattı.”
“Kim ve ne olursa olsun, yeryüzünde her insan, her zaman, Dünya tarihinde başrolü oynar. Ve doğal olarak bilmez bunu.”
“Başkasının kişisel menkıbesine burnunu sokan kimse, kendi kişisel menkıbesini kesinlikle keşfedemez.”
“Kim olursan ol, ne yaparsan yap, bütün yüreğinle gerçekten bir şey istediğin zaman, evrenin ruhunda bu istek oluşur. Bu senin yeryüzündeki özel görevindir.”
Keyifli okumalar…